4 Mayıs 2011 Çarşamba

yasayan sairlerimiz cin mali olum siiri

                                                            yasayansairler@hotmail.com
YAŞAYAN ŞAİRLERİMİZ DARGA 
ÇİN MALI ÖLÜM ŞİİRİ.



ÇİN MALI ÖLÜM
Dipçikler altında
Ezilmiş başların,
Kesilmiş gırtlaklardan
Fışkıran kanların
Kurşunlarla parçalanmış
Yüreklerin
Koparılmış parmakların,
Sökülmüş tırnakların

Ve işkencenin
Bin türlüsüyle
Alınmış canların
Üzerine kokusu sinmiş
Bir demet yapma çiçek
Bir y.t.l 
Çiçekler
Yapma çiçekler
Kan kokulu
Kan sudan ucuz orada
Çin’den geldi bunlar
İthal ediyoruz Çin’den,
Gemiler dolusu,
Koli,koli,
Kesik kol.
Koli,koli,
Kesik bacak.
Olmuş makine parçası,
Olmuş kap,kacak.
Koli,koli,
Acı,
Koli koli,
göz yaşı.
Koli,koli,
Ezilmiş insan başı.
Koli,koli,
Katliam.
Koli,koli,
İnsanlık suçu,
Koli,koli ölü.
Hem de Müslüman.
Hem de Uygur,Kazak.
Hepside kardeşim,
Hepside Türk.
Kim izin veren Çin mallarının ithaline ?
Kimdir o vicdansızlar,
Bunları getiren  benim ülkeme.
Hem de Müslüman mı ?
Hem de Türk mü ?
Hepsi de kimdir ?
















ÇİN İŞKENCESİ
Kim alacak çocuğuna,
Oyuncak diye koparılmış bir kolu.
Kim koyacak kemiklerini Orhan'ın
Kim koyacak,tabak diye sofrasına.
Kimler serinleyecek yaz günü
İçerken bu bardaklardan,
Cemal’in sımsıcak kanını.
Kim Uygur kızı seher'i tanır.
Kim götürecek evine, onun,
Koparılmış parmaklarını.
Hangi vitrinde sergileyecekler
Yusuf’un  derisinden Çin kumaşını.
Kim bilir hangi Türk
Asacak duvarına  bilmeden,resim diye
Başka bir Türk'ün kesik başını
Hangi mağazanın tezgahtarı
Haşlanmış bir bebeği
Saracak hediye paketine
Hacer’in oyulmuş gözleriyle beraber.
Duyup bilip, bütün bunları
Hangi vicdansız satacak
Hangi vicdansız alacak?
Çin mallarını…
Kim?


                   










SEHER
Sen Türk’sün dedi
Doktor kılığındaki Çinli kasap.
Sana çocuğun ikincisi yasak!
Sonra sokup o iğrenç ellerini,
Kadının bacak arasına
Bir gömü bulmuş gibi mutlu,
Bir elma koparır gibi rahat,
Söküp aldı,
Henüz doğmamış kardeşini Seher’in.
Belki de son defa görebilmek için vatanı,
Ayaklarının ucundan ta kapıya kadar,
Süzülürken zavallı kızın,annesinin kanı,
Bildi o vakit Seher,
Ne demekmiş,nasıl bir şeymiş,
Halkların kardeşliği.













OSMAN BATUR
Çinli infaz mangası,
Titreyen elleriyle
Nişan alırken ona,
Bir dağ gibi,
Kıpırdamadan,
Hazırdı
Mutlak sona.
Önce;
Gözleriyle
Kucakladı bir,bir
Kandaşlarını.
Sonra;
Göğe baktı,
Gök masmavi,
Bir bayraktı.
Seslendi ulusuna;
Yaşasın vatan!
Son sözleri;
Mücadeleye devam!
Düştü tetikler.
Açıl susam açıl,
Düştü mandalı kilidin.
Açıldı kapı,
Kapandı gözleri.
Osman Batur’un.
Yıl 1951
Büyük kahraman,
Böyle ayrıldı
Dünya’dan.















İŞ
Çin malları satılan,
Bir dükkanda
Bir iş bulmuşlar bana.
Hani önümüz kış
Üşümezmişim,hemde,
Cebime para girermiş.
Yeride varmış
Deposunda yatılan.
Ne güzel iş.
Ne güzel işmiş.
Tezgahtar olacakmışım.
Çocuklara zehirli oyuncaklar,
Kadınlara tabaklar bardaklar.
Hepside fırınlanmış kanla.
Böyle hediyelik şeyler,
satacakmışım anla.
İş bittiğinde inip aşağı
Sıcak,sıcak yatacakmışım.
Yani davamı,ülkümü,
Yani Doğu Türkistan'ı,
Satacakmışım,yoksa,
Aç kalırmışım,
Kurt gibi acıkmak ne güzel.
Ne güzel kurt gibi,
Özgür yaşamak,
Kimselerin köpekliğini yapmadan,
Boynunda tasma olmadan,
Yaşamak ne güzel.
Bağıra bilmek özgürce,
Kahrolsun çin ! diye,
Patron olacak herifin yüzüne.
Ne güzel şey,
İhanet etmemek özüne..


Hiç düşünmüyoruz cüzdanımızdan çıkan her lira ile bu zalim ülkeye
destek verip Türk katliamına kendi elimiz ve paramızla katkı sağladığımızı,
ortak olduğumuzu.
Düşünelim.
Düşünmek insan olmanın gereğidir
Sözüm insan olanlara........................
                                                          Ümit Murat Darga
yasayansairlerimiz@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder